YAZILARIM
Diğer Yazılarım
ABRAKADABRA, ZENGİN OLDUNUZ !
17.10.2015
Bu Yazıyı
Sosyal Medya'da Paylaş!
Bugün sizlere ekonomi yönetiminin, yıllardan beri uygulamakta olduğu kişi başına düşen milli geliri hesaplama yöntemini aniden değiştirerek, sizleri kâğıt üzerinde nasıl bir gecede zenginleştirebildiğini açıklamaya çalışacağım.
“Orta Vadeli Program-OVP (2016-2018) Bakanlar Kurulu’nca kabul edilerek 11 Ekim 2015 Pazar günkü Resmi Gazetede yayımladı. OVP, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunuyla getirilen yeni mali yönetim anlayışı uyarınca, bütçe sürecini başlatan ve yönlendiren, tüm kamu kesimi için esas alınacak temel makroekonomik büyüklükleri tespit eden, politikalar ile plan-program-bütçe bağlantısını kuran temel bir belge olarak tasarlanmıştır. Dolayısıyla, merkezî yönetim bütçesinin hazırlanma süreci, Bakanlar Kurulunun OVP kabulü ile başlamaktadır.
Pazar günü yayımlanan OVP aslında Türkiye ekonomisinin iyi yönetilemediğini, işlerin hiçte iyi gitmediğini ortaya koyması açısından çok önemli detaylar içermektedir. 2008 yılından beri Amerika ve Avrupa’nın finans krizinden çıkmak için dünyaya saçtığı trilyon dolarlar, Türkiye gibi yüksek faiz veren ülkelere akmış ve bu ülkeleri adeta sıcak para sarhoşu haline getirmiştir. Üretimden gelmeyen söz konusu paralar ülkemizi sanal bir mutluluğa itmiş, ekonomi yönetimi tüm uyarılara rağmen yapısal reformları yapmak yerine gündelik siyasal politikalarla yetinmiştir. Amerika’nın dünyaya saçtığı dolarları geri çağırmaya hazırlandığı şu günlerde, ekonomi yönetiminde ve hükümette ekonomik gidişata yönelik oluşan panik OVP’de kendini göstermiştir. Bu nedenle, OVP’nin “Kanlı Cumartesi” olarak tarihe geçen 10 Ekim 2015 Ankara katliamından hemen bir gün sonra kargaşa ortamında yayımlanmış olması da bu anlamda son derece manidardır.
OVP üzerinde konuşulacak çok şey olup, bugün ki yazımızı sadece kişi başına düşen milli gelir hesaplama yönteminde yapılan ani-köklü değişiklik ve bu değişikliğin vatandaşımızı kâğıt üzerinde nasıl zengin gösterdiği konusunu ele alacağız.
Şimdiye kadar yayımlanan OVP’lerde, milli gelir TL üzerinden hesaplanıyor ve daha sonra döviz kuruna bölünüyordu. Çoğunuzun bildiği üzere de kişi başı milli gelir maalesef yıllardır 10 bin dolar civarında sıkışmıştı. Pazar günü yayımlanan OVP’de yıllardır uygulanan yöntemin terkedilerek kişi başına düşen milli gelirin “Satın Alma Gücü Paritesi”ne (SAGP) göre hesaplandığı anlaşılmıştır. Böylece bir önceki OVP’de yer alan hesaplama yöntemi ve döviz kuruyla 2015 yılı için 10.936 dolar olması beklenen kişi başı milli gelir, yeni yöntemle (SAGP) 19 bin 506 dolara fırlamıştır. Milli gelirde fiili bir artış yaşanmamasına rağmen kâğıt üzerinde hesaplama yöntemi oyunuyla bu sonuca ulaşılmıştır.
Aslında ekonomi yönetiminin milli gelir hesaplarında yaptığı hesap oyunları bununla sınırlı değildir.. Hatırlanacağı üzere, 2006 yılında milli gelir hesaplarında yapılan düzeltmelerle yine aniden kişi başı 2020 dolar zenginleşmiş ve 7500 dolara ulaşmıştık. Milli gelirin hesaplanacağı dönemde ülke nüfusunu düşük gösterme kıvraklıklarından ise bahsetmeyeceğim bile. Ancak geçmişte yapılan hiçbir hesap oyunu, kişi başı milli geliri bir gecede 10 bin dolar artırmayı başaramamıştı. Nedir peki bu yeni dâhiyane yöntemin (SAGP) esası?
SAGP ülkeler arasındaki fiyat düzeyi farklılıklarını ortadan kaldırarak farklı para birimlerinin satın alma gücünü eşitleyen bir değişim oranını ifade etmektedir. Örnekle ifade edecek olursak; Amerika’da 6 dolara içebileceğiniz bir kahveyi Türkiye’de 2 dolara içiyorsanız, Türkiye’de kazandığınız 2 dolar Amerika’da kazanılan 6 dolara eşittir. İyi o zaman haydi Amerika’ya gidip 6 dolara kahve satmaya başlayalım diyemeyeceğinize göre, bu karşılaştırma halkımız açısından pek de anlam ifade etmemektedir. Zaten bu nedenledir ki, yabancılar Türkiye’de genelde uzun vadeli olan sabit sermaye yatırımlarından (fabrika vb.) ziyade kısa süreli olan portföy yatırımları (borsa, devlet tahvili hazine bonosu vb.) yapmakta ve yeteri kadar kar ettiklerinde de çekip gitmektedirler.
OVP’de yöntem değişikliğine döviz kurlarındaki yüksek boyutlu dalgalanmalar gerekçe olarak gösterilmektedir. Katma değer üretemeyen sıcak paraya dayalı ekonomilerde döviz kurunun er ya da geç yükseleceğini tahmin etmek için uzman olmaya gerek var mıdır?
İşin bir diğer önemli boyutu ise 2015 yılı için dolar cinsinden gayri safi yurt içi hâsıla (GSYİH) ve kişi başına milli gelir rakamlarının özellikle açıklanmamış olmasıdır. 2015 yılı için daha önceki tahmin ve yönteme göre yapılan hesaplamalar gizlenmiş ve OVP üzerinde hesaplama yöntemi (SAGP) değişikliğine gidilmek suretiyle; GSYİH 1 trilyon 516 milyar dolar ve kişi başına düşen gelir de 19.506 dolar olarak halkımızın önüne konulmuştur.
OVP üzerinde böyle bir hesap oyunu yapılmasaydı, 2015 yılı için milli gelir 705 milyar dolar ve kişi başına düşen milli gelir de 9.076 dolar civarında karşımıza çıkacaktı.
Görüleceği üzere; dolar cinsinden GSYİH ve kişi başı gelir rakamları hızla düşmektedir. Dünyadaki para bolluğunun sonuna gelindiğine göre, bu rakamların önümüzdeki dönemlerde düşmeye devam edeceğini tahmin etmek çok güç olmasa gerek. Durum böyle olunca, ekonomi yönetimi açısından başarısızlığı gizlemekten başka bir yol kalmadığı anlaşılmaktadır.
Şimdi, zenginleştiğini ve kişi başına gelirinin aniden 10.430 dolar artışla 19.506 dolara çıktığını duyan vatandaşlarımız rahatlayacak mı? Daha ne kadar bu tür hesap oyunları ile halkımızla “sandığınızdan daha zenginsiniz” diye dalga geçilmeye devam edilecek? Orta gelir tuzağından bu şekilde mi kurtulacağız? Halkımız artık bu tür oyunlara gelir mi? 13 yıllık iktidar; kişi başı milli geliri her bir vatandaşının elde edebileceği zemini yaratmak adına “gelir dağılımdaki adaletsizliği” giderici politikalar uygulayabildi mi ki? Halkımız kişi başı geliriniz 19.506 dolar oldu türünden cambazlıklara artık kanar mı? Bu yalanı da yer mi? Yoksa uyumaya devam mı eder? Uyumaya devam ederse; kişi başı gelir 2016 yılında 20.313 dolara, 2017 yılında 21.377 dolara ve 2018 yılında ise 22.680 dolara çıkacak.
Abrakadabraaaaaa! Zengin oldunuz haydi güle güle harcayınız.
Diğer Yazılarım